close

Apple’ın birçok ürününde olduğu gibi büyük gürültü kopartan ve bu yıl 7.6 milyon adet satmayı planladığı tablet bilgisayarını sonunda ben de aldım. Yaklaşık 2 aydır kullandığım cihazın beğendiğim ve beğenmediğim bazı yönleri oldu.  Henüz ülkemizde resmi olarak satılmayan iPad’i ‘Grey Market’ ya da ‘Paralel İthalat’ yöntemleriyle getirip satanlar var. Fiyatlar da 1300-1400 TL aralığından başlıyor. Ben ABD’den getirttim. Orjinal kılıfı ve Camera Conection Kit ile birlikte 900 TL’ye geldi.

İlk olarak iPad’in teknik özelliklerinden bahsedeyim: 9.56 inç’lik (10 inç de diyebiliriz) çoklu dokunmatik ekran, 1024×768 piksel (inç başına 132 piksel) ekran çözünürlüğü, 1 GHz Apple A4 işlemci, Lityum Polimer pil, Wi-Fi (b, g, n), Bluetooth ve 3G (opsiyonel olarak). Cihaz iPhone ile aynı işletim sistemini (iOS) kullanıyor. Bu bakımdan 250 bine ulaşan uygulama (aplikasyon) desteğine de sahip.

Cihaz tam bir ‘hormonlu iPhone’. Elbette ekranın büyük olması telefonun aksine çok daha rahat bir kullanım sunuyor. Ayrıca şık tasarımı da kullanım zevkini artıran bir etken. Cihazın üzerinde standart kulaklık çıkışı (Apple kutuya bir kulaklık bile koymamış), dahili mikrofon ve dahili hoparlör bulunuyor.Öte yandan aynen iPhone’da olduğu gibi ivmeölçer (Accelerometer) fonksiyonu da cihazın bir diğer özelliği. Pili diğer Apple mobil cihazlarda olduğu gibi gövdeye gömülü ve çıkarmak mümkün değil. Pil ömrü teknik özelliklerinde yazdığı gibi 10-11 saate ulaşıyor. Genel kullanımım içinde 2-3 günde bir şarj ettiğimi belirteyim. Tabi oyun oynarsanız bu süre hızla azalıyor. Yer gelmişken belirteyim cihaz tam bir eğelence ve oyun makinesi. Cep telefonunun küçük ekranında yeteri kadar zevkli olmayan oyunlar iPad’ de hoş vakit geçirmenize sebep oluyor.

Yukarıda iPhone için geliştirilen uygulamaların iPad’de de kullanılabildiğini yazmıştım. Ancak bunu yaparken çözünürlük de küçük kalıyor ve ekrana zoom girmek zorunda oluyorsunuz. Öte yandan sayıları şimdilik çok olmasa da iPad için özel uygulamalar da bulunuyor. Az dediysem 250 bin adetlik uygulamalar içinde yüzde 10’luk bir bölüm bile değil iPad uygulamaları. Yine de olanlar bile çok başarılı ve yavaş yavaş artan Türkçe içerikli uygulamalar da azımsanacak adette değil.

Türkiye’den kitap satın almak şimdilik mümkün değilse de iBooks uygulaması cihazı aynı zamanda bir e-kitap okuyucusuna çeviriyor. Bu uygulama ile bilgsayarınızdaki PDF dosyalarını da cihaza aktararak okuyabiliyorsunuz ki günlük kullanımda çok işime yaradığını söylemek isterim.

Ürünün toplam 6 farklı versiyonu var: 16, 32 ve 64 GB kapasite seçenekleri, her bir seçenek içinde hem sadece Wi-Fi, hem de Wi-Fi+3G’li versiyon var. Benim kişisel tercihim sadece Wi-Fi’li versiyondan yana oldu. Ama sürekli hareket eden ve ofis dışında olan biriyseniz 3G’li versiyon da alınabilir. Ülkemizde resmi olarak satılan bir cihaz değil iPad. Kısa bir süre önce çıkan iOS 4.2.1 güncellemesi ise ürünün Türkçe dil desteğine de kavuştuğunu belirteyim.Öte yandan Türkçe tamamla fonksiyonu da çok başarılı. Apple’ı takdir ettim doğrusu.

Gelelim cihazın nerelerde ve nasıl kullanılabileceğine :

  • iPad çok güzel bir internet cihazı. Anında açılıyor olması (daha doğrusu zaten cihaz sürekli açık) onu pratik bir hale getiriyor.
  • Dokunma yöntemi ile bilgisayar kullanmak farklı bir deneyim imkanı sunuyor.
  • Tam bir oyun makinesi ve eğlenceli vakit geçirmenizi sağlıyor
  • Video ve fotoğraf izlemek için kullanılabilecek harika bir cihaz (bu konuda Apple’ın hakkını vermek gerekiyor)
  • Uygulamalar yardımı ile birçok alanda işinizi görebilecek hale geliyor
  • iBooks uygulaması çok güzel. Kitapların yanısıra PDF’lerinizi de buradan okuyabiliyorsunuz.

Eh bu kadar güzel yönü var da eksileri olmaz mı. Elbette iPad’in de bazı negatif yönleri var:

  • Flash desteği yok. Bu da birçok internet sitesini tam olarak görememek anlamına geliyor
  • Bilgisayarda belli işler yapan (Word, Excel kullanımı gibi), dosyaları kaydetmek zorunda olan biriyseniz iPad size göre değil
  • iPhone’da olduğu gibi dosya transferi için iTunes zorunluluğu insanı canından bezdiriyor (gerçi bunu aşan bazı uygulamalar var ama kısıtlı sayıda)
  • Cihaza bir şey kaydetmek tam anlamıyla mümkün değil. Fotoğraf ve video transferi yapılıyor ama bunlar da kısıtlanmış fonksiyonlar olarak karşımıza çıkıyor. Herşey göstemek üzerine kurulu, e-posta ile gelen bir dosyayı bile kayıt etmeniz zor. Dışarıdan müdahale imkanları çok kısıtlı
  • Sanal klayve ile hızlı yazı yazamıyorsunuz

Yeri gelmişken belirteyim: Tablet bilgisayar kavramı 90’lı yıllardan beri popülerliğini koruyor. Bu kavramı bulan da Apple değil elbette. Ancak bugüne kadar fazla ilg çekmeyen tablet bilgisayarlar internetin gelişmesi, yaygınlaşması ve hızlanmasıyla tam anlamıyla yeniden doğdular. Bu trendi ilk farkeden Apple olsa da (ki pazarda ezici bir üstünlüğe sahip) BlackBerry, Toshiba, Samsung ve diğer markaların da benzer ürünleri birer ikişer pazara girmeye başladı. Anlaşılan o ki 2011 yılında tablet bilgisayarların kıran kırana mücadelesini izleyeceğiz.

Cihazda USB girişi bulunmuyor. Sonradan satın alacağınız Camera Connection Kit ile cihaza hem USB hem de SD kart bağlantısı imkanı sağlıyorsunuz. Ancak bu sadece fotoğraf makinesi ve SD kart bağlamak için kullanılıyor. USB bellek ya da başka bir cihazı bağlayıp iPad’e tanıtamıyorsunuz.Anlayacağınız Apple, iPad’e dışarıdan fazla bir mühadale yapılsın istemiyor.

Sonuçta iPad farklı bir deneyim sunan ilginç bir cihaz. Apple’ın iPhone ile kazandığı tecrübesini bir adım daha öteye taşıdığını söyleyebilirim. Ancak herkese faydalı olabilecek bir ürün olduğunu söylemek ise biraz zor. İşi internetle olan, web tabanlı uygulamalarla boğuşan biriyseniz mantıklı olabilir. Aksi takdirde hoş bir cihazdan öte geçemiyor. Yani tam anlamıyla dijital bir hayat yaşamıyorsanız pahalı bir oyuncak. Ancak benim hayatıma birçok yenilik ve güzellik kattığını söyleyebilirim. iPad’dan alacağınız verim biraz ne işle uğraştığınıza ve elektronik cihazları ne kadar verimli kullandığınıza bağlı.

Not: Yazıyı yayımladığım tarih itibariyle Türkiye’de hala resmi olarak iPad satılmıyordu. Öte yandan yeni nesil iPad dedikoduları da çıktı ve Mart-Nisan gibi duyurusu yapılacak deniyor.

Tags : App Storeapplebilgisayarçetindokunmatik ekranincelemeipadişlemciivmemikrofonözgürözgür çetinsanaltabletuygulama

Bir yorum yazın