close

İnternet ve bilişim teknolojilerinin geldiği noktaya baktığımda ‘sosyal ağ’ kavramının öne çıktığını görüyorum. Sosyal ağ dediğim şeylerin başında ise Facebook, Twitter, Foursquare, YouTube ve benzeri internet siteleri ve hizmetler geliyor. Bütün bu sosyal ağlarda belli sayıda takipçi/abonem ve üyem var. Ayrıca bloğum olduğu için günlük olarak belli bir ziyaretçinin de sitemi ziyaret ettiğini belirteyim. Bunlarla övünecek değilim çünkü sanal alemde kalabalık sayıların belirleyici bir önemi olduğunu düşünmüyorum.

Bütün bu sitelerdeki abone sayılarımı topladığımızda ‘sanal cemaat’ dediğim kitlenin tahmini rakamını elde ediyoruz. Hem beyin jimnastiği olsun hem de fikir versin (belki siz de hesaplamak isterseniz) diye rakamları aşağıda veriyorum (2 Şubat 2011 itibariyle):

  • Facebook: Hepimizin bildiği sosyal ağların başında gelen Facebook’taki arkadaş sayım 526. Kullanıcı adım ise ozgurcetin
  • Twitter: 140 karakterlik kısa mesajlar gönderebildiğimiz sosyal ağ  Twitter’da ise 480 abonem var. Kullanıcı adım ise yine ozgurcetin
  • Foursquare: Bulunduğunuz mekanla ilgili bilgiler verip orada olduğunuzu duyurduğunuz sosyal ağ olan Foursquare’da ise 110 abonem var. Kullanıcı adım yine ozgurcetin
  • FriendFeed: Daha niş bir kullanıcı kitlesinin olduğu ve genelde Türkler tarafından kullanılan bir sosyal ağ olan FriendFeed’de ise 646 abonem var. Kullanıcı adım yine aynı
  • İnternet siteme ayda ortalama 2 bin kişi geliyor. Bunların dörte birinin sürekli takip ettiğini düşünsek ortalama abone sayımın 500 olduğunu söyleyebilirim.

Temel olarak bu 4 sosyal ağı kullansam da abonelik gerektirmeyen formspring ve about.me gibi sitelere de üyeyim. Elbette yukarıdaki rakamlar tahmini ancak bazı sosyal ağlar üye olmadan da görülebildiği için abone sayısının ötesinde takipçiniz de olabilir.

Neyse. Kaba bir hesap yaparsak bütün sosyal ağlar ve internet sitem üzerinden beni takip eden kişi sayısı yaklaşık 2 bin 200 kişi. Bu rakamın içinde kesişim kümelerinin de olduğu düşünüldüğünde biraz düşse de abone olmadan takip edenleri hesaba katarsak kabaca birbirlerini götürebileceklerini söyleyebilirim. Böylece sanal cemaatimin rakamı yaklaşık 2 bin kişi civarında. Yani bu ağlarda yaptığım hareketleri 2 bin kişi takip ediyor.

Elbette her ağın kendine özgü abonesi olacağı için her şeyi bu 2 bin kişinin göreceğini söylemek biraz zor. Yine de birçok ağımı birbirine bağladığım için aslında bu rakama yakın bir cemaatim olduğunu söyleyebilirim.

Peki ‘bu kadar bilgiyi ne diye anlatıyorsun be adam’ diyenleriniz olabilir. Cevabı basit: ‘Twitter’dan ne yapıyorsunuz’ ya da ‘gittiğin lokantanın adını duyurmanın alemi ne’ sorulanının cevabı burada gizli. Sosyal ağlar özellikle iş anlamında çok faydalı sonuçlar doğuruyor. Günlük koşturmacada herkes sizin ne yaptığınızı takip edemeyebiliyor. İşte sosyal ağlar bu takibi sağlıyor. Ayrıca hayatla ve dünya ile ilgili yaptıklarınızı paylaşarak kendinizi anlatabiliyorsunuz.

Tabi madalyonun bir de öteki yüzü var: Bunu yaparken abartmamak gerekiyor. Twitter’a ‘tuvalete gittim, çişim geldi’ gibi gereksiz ve herkesi ilgilendirmeyen spesifik konularda yazılar girmek değil konumuz. Adabınca ve suyunu çıkarmadan kullanmak gerekiyor sosyal ağları.Yoksa bazılarının anladığı gibi sosyal ağlar aklına eseni yazdığın, saçmaladığın mekanlar değil.

Tavsiyem siz de oturun eğer kullanıyorsanız sosyal ağlardaki sanal cemaatinizin büyüklüğünü hesaplayın. Onlara daha iyi neler verebilir ve sunabilirsiniz bunu düşünün. Bu hem sizin hem de başkalarının yararına olabilecek bir çalışma olur.

Tags : cemaatfacebookformspringfoursquarefriendfeedinternetözgür çetinsanalsosyal ağtwitter

1 Yorum

Bir yorum yazın