close

Son 10 yıldır yukarıdaki başlıkta okuduğunuz soru birçok kişinin zihnini meşgul ediyor. Aslında bu konuya iki farklı perspektiften bakmak mümkün: Birisi dünya, diğeri ise Türkiye. Dünya konusu ayrı bir yazı içeriği olacak kadar derin olduğundan burada Türkiye meselesine değinmek istiyorum.

Bugüne kadar NTVMSNBC, CNET Türkiye, Referans gazetesi gibi yerlerde tam zamanlı olarak çalıştım. Uzmanlık alanım içerik üretmek ve bunu özellikle online ortamlarda yapmak. Ama zaman zaman offline tabir ettiğim basılı medyada da üretimlerim sürdü. ‘İnternet geliyor gazeteler, dergiler tarih oluyor’ mantığının Türkiye için çok doğru olduğunu düşünmüyorum. Ancak geleneksel medyanın da bir dönüşüm geçirdiği bir gerçek. İnternetin hızı, erişim seçeneklerinin fazla olması ve heryerden erişilebilmesi gibi avantajları geleneksel medyayı ciddi anlamda zorluyor.

Evet geleneksel medya Türkiye’de hızlı bir kan kaybediyor. Ama bunun tek ve bence ana sebebi internet ya da online mecralar değil. Genel olarak sektörün durumuna bakacak olursak:

  • Sektörde 10-15 yıl önce üniversiteden mezun olmuş, belli aşamalardan geçmiş yönetici kesiminin ağırlığı var
  • Bu yöneti kesiminin büyük bir kısmı ise teknolojiyi verimli olarak kullanmıyor (istisnalar kaideyi bozmaz)
  • Geleneksel medya tarafında online mecralar büyük oranda ‘düşman’ ve ‘tiraj azaltıcı’ bir alan olarak görülüyor
  • Online mecralar için uzun vadeli bir strateji geliştirilmiyor
  • Sektörde uzmanlaşma yok (nerede var diyebilirsiniz) ve çalışanlara verilen ücretler yeterli seviyede değil
  • Üretilen içeriğin kaliteli olması için çaba gösteren kişi sayısı çok az. Bunlar da bir elin parmaklarını geçmiyor
  • Geleneksel medya hala geçmişteki temayüllerin geçerli olduğu bir alanve bütün ilişkiler buna dayalı olarak gelişiyor

Yani sektör online alana düşman ve bu düşmanlığı sürdürürek ayakta kalabileceğini sanıyor. Kişisel fikrim ise her iki mecranın entegre olarak kullanılması. Çünkü geleneksel medyanın Türkiye’deki en önemli gücü özgün ve nisbeten kaliteli içerik üretebilmesinde. Örneğin Referans gazetesinde çalıştığım dönemde bir gazete için 60’a yakın kişi çalışıyordu ve matbaa bunun dışında idi. Varın insan gücünü siz tahmin edin. Bugün Türkiye’deki en büyük internet sitesinde dahi 60 kişi çalışmıyor. Bu da gazeteye önemli bir özgün içerik üretme gücü veriyor (ne kadar özgün olunuyor o ayrı bir konu) Bu içerik gücünü online mecralar ile mantıklı bir şekilde birleştirdiğinde güzel bir sinerji yakalanacaktır. Ancak bunu yaparken ünlü medya devi Murdoch örneğinde olduğu gibi ücretli sistemin çalışmayacağını düşünüyorum. İnternet kullanan insanların büyük bir çoğunluğu ücretli içeriklere şimdilik uzak duruyor (sakın bana ABD ve Avrupa’daki örnekleri söylemeyin orada farklı bir kültür var). Kısa vadede de bunun değişeceğini sanmıyorum.

Peki ne yapmalı diyenlere tavsiyelerimi sıralıyorum:

  • Özgün içerik üretip bunu online mecralara entegre etmeli
  • Yenilikler takip edilip anında çözümler üretilmeli
  • Online mecralar benim tirajımı azaltıyor mantığından kurtulunmalı
  • Genç ve taze beyinlerin fikirlerine dikkat edilmeli
  • Sabırlı olup anında sonuç beklenmemeli
  • Uzun vadeli stratejiler kısa vadeli planlara kurban edilmemeli

Geçtiğimiz yüzyıllarda 100 yılda bir gerçekleşen yenilik ve gelişmeler bu yüzyılda 10 yılda bir yaşanıyor. Bana inanmıyorsanız 10 yıl önce hayatın nasıl olduğunu ya da 10 yıl sonra nereye gidebileceğini düşünün. Bu hıza ayak uydurmak da kolay değil elbet.

Günümüzde ise bu hıza ayak uydurabilenler ayakta kalıyor ve başarıya ulaşıyor.

Tags : dergigazeteiçerikinternetmecraonlineözgür çetinReferansteknolojitirajüretim

1 Yorum

  1. Güzel bir yazı olmuş, Evet doğru söylüyorsunuz Geleneksel
    medya ile Sosyal medya yarış içersinde özellikle türkiyede.
    Geleneksel medyada önemli internet medyasıda. Ben yazılı olan
    herşeyin daha değerli olduğuna inananlardanım. Bilgisayarda not
    tutmak yerine ajandada not tutmak gibi. Fakat günümüz online dönemi
    Yazı önemli olduğu gibi internetde büyük bir kitle öyleki almanya –
    amerika – çin den bile okuyucular takip edebiliyor bundan dolayı
    hem online hemde geleneksel medya aynı kalitede aynı özgünlükte
    gitmeli. Online internette haber ajansların haberlerini aynı olduğu
    gibi yayınlamak sosyal medya’ya girilmiş olarak kabul edilmemeli
    bence özgün haberler gerçek haberlerle renklendirmek gerekiyor.
    Nedeni ise son zamanlarda çıkan öyle haber siteleri varki Başlığı
    okuyunca kıyamet geldi sanıyorsun içeriği okuyunca yalan haber
    olduğunu anlıyorsun. Geleneksel medya gücünü ve deneyimini sosyal
    medyaya aktarmadığından dolayı böyle deneyimsiz haber siteleri öncü
    olmaya başlıyor.. Bir an önce tedbir niyetinde harekete
    geçmeliler..

Bir yorum yazın